23 Aralık 2010 Perşembe

BÜYÜK OKYANUS

Büyük Okyanus
Büyük Okyanus (Alm. Pazifischer Ozean (m), Pazifik (m), Fr. Ocean Pacifique (m), İng. Pacific Ocean),dünyadaki 
okyanusların en büyüğü. Kuzey kutbundan 
güney kutbuna kadar uzanan Büyük Okyanus, 
Asya kıtasının ve 
Avustralya’nın doğu sınırları ile 
Amerika kıtasının batı kıyıları tarafından çevrilmiştir. 166.000.000 km2 olan yüzölçümü, kıyı denizleriyle beraber 180.130.000 km2yi bulur. Bu rakam dünyâdaki sularla kaplı sahanın yaklaşık yarısını teşkil eder. Kuzey-güney doğrultusunda en uzun mesafesi 16.000 km olmasına karşılık, doğu-batı doğrultusundaki en uzun mesafesi 17.000 kilometredir.

Büyük Okyanus'un 708.000.000 km³ su hacmi vardır ve kapladığı alan Dünya'daki toplam karaların alanından biraz daha büyüktür. Okyanusun 3.000-3.500 m'den derin her yerinde ısı 2 ºC derecenin altındadır. 
Japonya, 
Endonezya ve 
Yeni Gine gibi volkanik adalarla çevrilmiştir. Bu adalara "ateş kemeri" adı verilir.
1513 senesinde Panama Tepelerinden burayı gören ilk 
Avrupalı olan 
Vasco Nunez de Balboa"Güney Denizi" ismini vermiştir. 1520’de 
Magellan kendi ismini verdiği boğazı aşıp buraya açıldığında, suların sıcak olması sebebiyle buraya "Pasifik" adını vermiştir.

Kuzeyde 
Bering Boğazı ile 
Kuzey Buz Denizine, güney-batı ve batıda 
Endonezya, 
Malezya,
Avustralya Adaları ile 
Hint Okyanusuna, doğuda 
Panama Kanalı, 
Magellan ve Drake boğazları ile 
Atlas Okyanusuna bağlanan Büyük Okyanusun güneyinde 
Antarktika kıtası yer almaktadır.

Jeolojik çağlardan 
Paleozoik çağda meydana geldiği birçok araştırmacı tarafından iddiâ edilen Büyük Okyanusta günümüzde bile deprem ve yanardağ patlaması hâdiseleri vukû bulmaktadır. Okyanus tabanı bazaltık kayalardan meydana gelmiş olup, böyle dış tabakalara "Sima" adı verilir. Büyük Okyanus "ateş kuşağını" meydana getiren pekçok yanardağ halen faaliyetlerini sürdürmektedir.

Karalarla olan sınırları doğu ve batıda oldukça birbirine zıt bir görünüm arz eder. Güneyde Antarktika, doğuda Amerika kıtası ile olan sınırları girintisi ve çıkıntısı az olan bir yapıya sâhiptir. Bu durumu bozan tek yer Amerika kıtası ile olan sınırındaki Kaliforniya Körfezidir. Batı ile kuzey sınırları doğu ve güney sınırlarının aksine çok girintili-çıkıntılı bir yapıya sâhiptir. Girinti ve çıkıntılarının çok olması birçok kıyı denizinin teşekkül etmesine sebeb olmuştur. Bunlardan, kuzeydeki Bering Denizi, batıda Japon, Sarı, Doğu Çin, Güney Çin, 
Filipinler, Endonezya, Mercan ve 
Tasmanya denizleri en çok bilinenlerindendir. Büyük Okyanusun ada ve adacıklarının en yoğun olduğu bölge orta kesimlerdir. Bu adalar genellikle volkanik veya mercan adalarıdır. Bunun yanında okyanus dibindeki sıradağların su yüzeyine çıkması netîcesinde meydana gelmiş olan adalar da vardı. Hawaii, 
Galapagos, 
Yeni Kaledonya,
Paskalya adaları bu tip adalardandır.

Kıyı şekillerinde olduğu gibi dipleri de oldukça çeşitli görünümlere sahip olan Büyük Okyanusun derinliği ortalama 4000 metre civarındadır. Dip kısımlarında yer yer bulunan sıradağlar sık sık sivri tepeler hâlinde yükselerek okyanus yüzeyine yaklaşırlar. Bâzan da derin çukurlar meydana gelmektedir. Aleut Çukuru (7822 m), Kuruli Çukuru (10.542 m) Japon Çukuru (10.230 m), Marianne Çukuru (11.022 m), Filipinler Çukuru ise Büyük Okyanustaki ölçülebilen en derin çukurdur ki, derinliği 11.521 metredir. 200 metrelik kıyı sahanlıkları doğu kıyılarına nazaran batı kıyılarında daha gelişmiştir. Dibi okyanus tortularıyla kaplı olan Büyük Okyanusta bu durum özellikle orta kısımlarda yoğundur. Genellikle bu tortular kırmızı kil şeklindedir. Kuzey kesimlerinde kalkerli tortular, kıyı denizlerinde ise kara tortuları bulunur.

Büyük Okyanusta iki büyük akıntı mevcuttur. Biri kuzey, diğeri ise güney yarımkürede bulunan bu akıntılardan birincisi saat istikâmetinde, diğeri ise ters istikâmette meydana gelmektedir. Kuzeydeki akıntı 10° kuzey enleminde sıcak su akıntısı olarak doğu-batı istikâmetinde yol aldıktan sonra, doğuda Filipin Adalarından kuzeye doğru yönelerek Kuroşuvo akıntısı ismiyle 40° kuzey enlemine kadar akar. Tekrar doğuya dönerek Amerika kıyılarına varır. Burada güneye doğru dönerek Soğuk Kaliforniya Akıntısı ismiyle başladığı yere inerek devrini tamamlar. Ayrıca Bering Denizinden gelip bu büyük kuzey yarımküre akıntısına katılan soğuk su akıntısı da kuzey yarımküresindeki diğer önemli bir akıntıdır. Bu akıntı Oyaşivo Soğuksu Akıntısı olarak bilinir.

Güney yarımküredeki akıntılar ise Güney Ekvator Akıntısı ismi ile doğudan batıya doğru ekvatora çok yakın olarak akar. Sonra doğuda Süleyman Adaları civarında pekçok yönde akıntılar halinde kollara ayrılsa da, bunlardan en önemli olanı Doğu Avustralya Akıntısı ismiyle güneye akandır. Bu akıntı Avustralya’nın güneydoğu ucundan doğuya dönerek akarken yaklaşık 40° güney enlemi civârında batıdan gelen Soğuk Antarktik Akıntısıyla birleşir. Amerika kıtasının batı sâhillerine yetişen bu akıntı, buradan tekrar kuzeye dönerken bir başka soğuk su akıntısı ile daha birleşir. Birleştiği bu soğuk su akıntısı Peru veya Humboldt Soğuk Su Akıntısı ismiyle bilinirler. Ekvator civarında tekrar batıya dönerken akıntı dönme dâiresini tamamlamış olur. Bu iki büyük akıntı arasında kalan tam ekvator üzerinde bulunan dar bir sahada batı-doğu istikâmetinde, diğer iki akıntıya ters bir yönde akan sıcak ekvator akıntısı da mevcuttur.
Büyük Okyanusta tuzluluk oranı ve deniz suyu sıcaklıkları bölgelere göre değişir. Tuzluluk oranının en yüksek olduğu yerler tropik bölgelerdir. Buralarda binde otuz altıyı bulan tuzluluk oranı bu iki tropik bölgeler arasında yer alan ekvator bölgesinde düşüş gösterir. Kuzey bölgelerine doğru gittikçe yükselmeye başlarsa da Bering Denizinde binde otuz iki gibi bir değer alır. Buharlaşma, yağış ve akıntıların tesiriyle değişiklik arz eden tuzluluk oranı Büyük Okyanusta buraya dökülen büyük nehirler sebebiyle de (döküldükleri bölgede olsa da) değişiklik gösterir ve buralarda tuz oranı düşer. Böyle durumlara yol açan nehirlerden bâzıları; Amerika kıtasındaki Yukon, Columbia, Calarado ile Asya’daki Amur, Hoang, Ho ve Yongçe’dir.

Su sıcaklığı ekvator bölgelerinde ortalama 26-27 °C iken, kutup bölgelerine doğru gidildikçe, çizilen izotermler enlemlere çakışacakmış gibi olurlar. Kutup bölgelerine doğru gidildikçe deniz suyu sıcaklıklarındaki düşüş, kuzey bölgelerinde güney bölgelerine nisbetle daha süratli olur. Bunun sebebi ise kuzeyde karaların çok olması ve sıcaklığa tesir etmesidir. Su sıcaklığına tesir eden bir diğer faktör ise akıntılardır. Soğuk su akıntılarının olduğu yerler sıcak su akıntılarının olduğu bölgelere nazaran aynı enlemlerde olmasına rağmen daha soğuktur. Derinlik bölgelerine göre de farklı sıcaklıklarda bulunan Büyük Okyanusta dip sularının sıcaklığı 1-15°C arasında değişmektedir.

Yağış miktarının doğu bölgelerine nisbetle batıda daha çok olduğu okyanusta bu miktar güney-kuzey istikametinde artış gösterir.

Büyük Okyanus suları canlıların yaşamalarına elverişlidir. Bol balık ve plankton çeşitleri, yosunlar, mercan ve madreporların bulunduğu okyanus sularında, mercan adaları ve setleri oldukça çoktur. Her bölgesinde balıkçılığın yapıldığı Büyük Okyanusun aşağı enlem bölgelerinde inci, mercan avcılığı önemlidir. Balıkçılığın her bölgede yapılmasının bir netîcesi olarak kıyılarda balık ürünleri sanayii gelişmiştir.

Yoğun bir deniz trafiğine sâhip olan Okyanus’un önemli limanları; Yokohama, Şanghay, Hong-Kong, Kanton, Manila,Singapur, Cakarta, Sidney, Honolulu, Los Angeles, San Francisco, Panama, Vladivostok’tur. 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder